Ortopedi hekimlerine sık başvuru nedenlerinden biri de çocukluk çağındaki ortopedik travmalardır. Gelişme çağında motor becerilerimiz yeterince iyi değildir. Bu nedenle sıkça düşüp kemik ve yumuşak doku travmalarına sebep oluruz. Erkek çocukların %40–64’ünün, kız çocuklarının da %25– 40’ının 16 yaşına kadar en az bir kez kırık geçirdiği bilinmektedir. Bu kırıklar çoğunlukla alçı ile tedavi olabilmektedir. Fakat eklem ilişkili veya açısal deformitenin fazla olduğu ciddi kırıklar ameliyat gerektirmektedir.
Hafif veya ciddi her türlü çocukluk çağı yaralanması yetişkinlerdeki eşdeğerinden farklı olarak değerlendirilmelidir. Çünkü çocukların anatomilerindeki ve kemik ve tendon iyileşme sürecindeki farklılıklardan dolayı kırık tedavisi ve takibi de tamamen yetişkinlere göre farklı olmalıdır. Çocukların kemiklerinin en dikkat çekici özelliği hızlı kaynama ve kendini düzeltme kapasitelerinin çok fazla olmasıdır. Remodeling dediğimiz bu kendini düzeltme yeteneği nedeniyle, bilimsel çalışmalar ile belirlenmiş sınırlar içerisinde olmak şartıyla kırık hattının bir miktar kaymış veya açılanmış olmasını düzeltmeden takip edebilmekteyiz. Tabii ki bu kabul edilebilir kriterler her kemiğe göre farklılık gösterir.
Kendiliğinden düzelmesini beklediğimiz kırıklarda, süreç uzun olup kırığın o şekilde tespit edilmiş olması bazen ebeveynleri endişeye sürükler. Bu sebeple aile iyi bilgilendirilmeli ve ortopedi doktoru ile iyi bir iletişim içerisinde olmalıdır.
Ergenlik döneminde kas iskelet sistemi travmalarına çok sık karşılaşmakla beraber her yaş gurubu risk altındadır. Tüm çocukluk çağı boyunca en sık karşılaştığımız kırıklar ise ön kol/el bileği kırıkları ile köprücük kemiği kırıklarıdır.
Gerekli olabilecek grafilerle çocuğun normal büyüme plaklarının (fiz) ayrımınının yapılması, zorda kalındığında ise normal tarafın da röntgenlerinin çekilmesi gerekmektedir. Büyüme potansiyeline göre ilerki yaşlarda eklem hasarı, deformite( şekil bozukluğu) oluşma riski unutulmamalıdır. Özellikle fiz yaralanmaları en sık komplikasyonu olan kırık tipleridir.
Tanısı doğru koyulmuş ve uygun tedavi uygulanmış kırıklar çocukluk çağında genellikle sorunsuz iyileşmektedirler.
Torus Kırığı
Çocukluk çağına özel bir kırıktır. Kemik zarının (periost) kalın olmasından dolayı kemik bütünlüğü tamamen bozulmaz. Genellikle kemik kompresif (ezilme) yüklere maruz kalınca oluşur ve genelde eklemlere yakın bölgelerde görülür. Kayma ihtimali düşüktür, tedavisi kolaydır ve genellikle sıkıntısız iyileşir.
Yeşil Ağaç Kırığı
Kemiğin bükücü güçlere maruz kalması sonrası gelişebilen eğilme tarzı kırıktır. Kemiğin esnek ve kemik zarının (periost) kalın olması nedeniyle oluşan çocukluk çağı kırığıdır. Dışardan manipüle edilerek kolayca düzelir. Eğriliğin düzeltilmesini için anestezi şart değildir. Alçı tedavisi hemen hemen tüm hastalarda yeterlidir.
Büyüme Kıkırdağını (epifiz) İlgilendiren Kırıklar
Kırık hattının kemiğin uzunlamasına büyümesinde rol oynayan büyüme kıkırdağından geçtiği kırıktır. Bu kırıkta büyüme kıkırdağının zarar görüp fonksiyonunu kısmen kaybedebileceği, ileride şekil bozuklukları veya kısalık gibi problemlere yol açabileceği akılda tutulmalıdır.
El Bileği Kırıkları
Çocukluk çağında gördüğümüz en sık kırıklardan olan el bileği kırıkları genellikle bandaj/alçı tedavisi ile iyileşirken çok nadiren ameliyat gerekmektedir.
Köprücük Kemiği Kırıkları
Köprücük kemiği normal doğum sırasında en sık kırılan kemiktir. Yeni doğanda basit bandaj veya sargı gibi yöntemlerle 3 haftada tedavi edilir. İyileşme potansiyeli yüksek bir kemiktir ve büyük çocuklarda bile genellikle basit askı ile tespit yöntemleri sonrası genellikle sorunsuz kaynamaktadır.
Dirsek Bölgesi Kırıkları
Genellikle oyun çağındaki çocuklarda el veya dirsek üzerine düşmeyen oluşur. Dirsekte yaygın şişlik ve hareket ettirememe şikayeti vardır. Dirsek çevresi, ana damar ve sinir yapılarının zarar görebileceği riskli bir bölgedir. Bu nedeniyle humerus alt uç kırıklarında bu yapıların hasar görebileceği unutulmamalıdır. Dirsek kırıkları en çok ameliyat gereksinimi duyduğumuz kırıklardır. Fiz yaralanması ( büyüme plağı) nedeniyle hasar kalma riski yüksek kırıklardır. Olabildiğince erken müdahale etmek gereken kırıklardır. Dirsek kırıklarını takiben uygun bir tedaviye ragmen çocuğun büyümesi sırasında dirsekte şekil bozuklukları gelişebileceği bilinmelidir.